İntermobil Genel Müdürü Rıfat Perahya, Sektörü Değerlendirdi

4. Ağır Vasıta, Treyler ve Üstyapı Zirvesi 10 Şubat’ta Sheraton Grand İstanbul Ataşehir’de düzenlendi. Zirvede tedarik zinciri stratejilerinden yeşil mutabakata birçok önemli gelişmenin taşımacılık sektörüne etkileri ile ortaya çıkacak fırsat ve riskler değerlendirildi.

INTERMOBIL GENEL MÜDÜRÜ RIFAT PERAHYA, SEKTÖRÜ DEĞERLENDİRDİ

4. Ağır Vasıta, Treyler ve Üstyapı Zirvesi 10 Şubat’ta Sheraton Grand İstanbul Ataşehir’de düzenlendi. Zirvede tedarik zinciri stratejilerinden yeşil mutabakata birçok önemli gelişmenin taşımacılık sektörüne etkileri ile ortaya çıkacak fırsat ve riskler değerlendirildi. Zirvede Premeteon, İntermobil, Sanel, Trax Trailer, Jotun, Saf Holland, Nevpa, Glasurit, BPW Group, Dyo, GCS, Çıvgın Boya ve Kadesan Group gibi firmalar stantları ile yer aldı. Zirve, TREDER Başkanı Yalçın Şentürk’ün konuşması ile başladı.

İntermobil Genel Müdürü Rıfat Perahya, zirvede yaptığı konuşmasında şunları söyledi:

2021 Yılında Avrupa’da 250.000 Treyler Üretildi

Avrupa’da treyler üretimi, 2016 yılına kadar 180.000 adet. 2017 ve 2018’de 250.000 gibi rekor adetlere kadar çıkmıştır. 2019 ve 2020’nin ilk yarısında dünya çapında daralmayla %30 civarında küçülme oldu. 2020’nin ikinci yarısı ve 2021 yılında pandeminin etkileri devreye girdi. İnsan hareketi azaldı tam tersine mal hareketi; yani taşımacılık ve ağır ticari vasıtaların talebinin arttığını gözlemledik. Özellikle 2020 son çeyrekten başlayarak, tüm üreticiler üretimlerini artırdılar. 2021 yılını da Avrupalı üreticiler 250.000 adet civarında kapattılar.

Türkiye’de 2011-2015 yılları arasında yaklaşık 30.000 adet ile Almanya’dan sonra ikinci büyük treyler üretimi sağlandı. 2016’dan itibaren 25.000’li seviyelerde 3 yıl tamamladık. 2019’da global daralma ile birlikte 20.000’e kadar düştü. 2020 ve özellikle 2021’de yüksek oranda artarak bu yıl sonunda 37.000 adede kadar yükselmiştir.

Türkiye Avrupa’nın Treyler Üssü Oluyor

Türkiye treyler sektörü sağlam adımlarla ilerleyerek Avrupa’nın treyler üssü olacak. Sadece üretim adetleriyle değil farklı modellerin üretilebilmesi, hızlı üretim süreleri, müşteriye özel tasarım, gösterilen esneklik, son dönemde artıyor olsa da maliyetler, kaliteli iş gücümüz ve gelişen yan sanayi tedariği en önemli avantajlarımız. Ayrıca kalite ve uluslararası normlara uygunluk seviyesinin her sene gelişmesiyle önümüzdeki yıllarda Türk treyler üreticilerinin birçok farklı bilgede fazla Pazar payı alacaklarını düşünüyorum. Bu yüzden de Avrupalı üreticiler Türkiye’de yatırımlarını arttırıyorlar.

Küresel Bir Tedarik Sorunu Yaşadığımız Bir Gerçek

Bizim satışını yaptığımız ürünler treylerde olması zorunlu ürünler. Bazılarının çok alternatifi var, bazılarının ise çok az alternatifi var. Yaklaşık 1,5 senedir günlük olarak kriz yönetimi yapıyoruz. Bugün kimin üretimini etkiliyoruz, nasıl çözeriz, nereden buluruz, gelen adedi adil bir şekilde nasıl dağıtabiliriz her gün bunları konuşuyoruz. Daha önce yeni ürünler, yeni projeler, yeni uygulamalar, regülasyonları konuştuğumuz müşterilerimizle, Eylül 2020 itibariyle neredeyse sadece tedarik konuştuk. Küresel tedarik sorunu’nun tam merkezinde sıkıntıları hisseden, bundan dolayı treyler üreticisi müşterilerimize karşı en büyük sorumluluğu omuzlarında hisseden ve çözümün bir parçası olmaya çalışan bir kişi olarak, bunun nedenleri ile alakalı bir çerçeve çizmeye çalışacağım.

Öncelikle Sorunun Başlangıç Noktası Talebin Artışı Oldu

2020 yaz aylarında talep artışı başladı ancak başta sorun olmadı çünkü birçok yerde, tedarik zincirinin kesintisiz devam etmesi için esneklik sağlayacak belli ölçüde güvenlik stokları vardı. Örnek: Treyler üreticilerimizde belli bir stok vardı, bayilerimizde vardı, bizim Türkiye depomuzda vardı, yolda vardı, Almanya deposunda vardı, o depoya doğru yolda olan vardı vs vs. Sağlıklı bir tedarik zincirinde, bu zincirin her halkasında, ya da planlamacıların diliyle bu uzun “tüp”ün farklı yerlerinde duran veya hareket halinde, hammadde veya bitmiş ürün olması gerekir. Böylece bir talep artışı veya zincirin halkalarından bir yerinde bir sıkıntı olduğunda zincirin diğer halkalarındaki yarı veya bitmiş mamullerin, ileri geri hızlandırılıp yavaşlatılmasıyla, yer değiştirmeleriyle, yani küçük değişikliklerle zincirin sonundaki müşteriye teslimatın zamanında yapılması sağlanır.

Bu zinciri oluşturan en önemli halkaları basit bir şekilde sayarsak;

Üretebilmek için tesise, hammaddeye ve insana ihtiyacınız var.

Ürettiğiniz malı da bir yerden bir yere taşımaya ihtiyacınız var.

Eylül 2020’den itibaren yaşadıklarımızın üzerinden geçelim: Talebin artmasıyla önce konteynır bulamamaya başladık, sonra konteynır fiyatları 3-4 katına çıktı. Elektronik ürünlerde kullanılan çiplerin üretiminde problem çıkmaya başladı, Çin’in magnezyumun ihracatını kısıtlaması sonucunda alüminyum ürünlerde sıkıntı başladı. Küresel ısınma ve iklim krizinin sonucu olarak doğal afetler arttı yangın ve hortumlardan dolayı fabrikalar üretim yapamadı.

“Otomotiv Sektörü Olarak Hepimiz, Yarı-İletken Üreticileri İçin Çok Küçük Kaldık Ve Öncelik Verilmedik”

Elektronik çip konusu çok merak ediliyor kısa açıklama yapayım. Tüm otomotiv sektörü olarak başka sektörlerle rekabet yaşadık, yaşıyoruz. En küçük sipariş adetleri milyonlar olan cep telefonu, tablet, oyun konsolu, akıllı televizyonlar vs gibi ürünlerin talebi, insanlar daha fazla evde zaman geçirmeye başlayınca çok arttı. Dolayısı ile sipariş adetleri binler, onbinler belki en fazla yüzbinler olabilen otomotiv sektörü olarak hepimiz, yarı-iletken üreticileri için çok küçük kaldık ve öncelik verilmedik.

Bu saydığım problemler nedeniyle tedarik zincirinin halkaları maalesef koptu. Bizim bazı ürünlerde son 1 yıldır yolda, depoda, bayide, treyler üreticisinde stokumuz kalmadı. Bir hammaddenin fabrikaya varmasıyla treyler üreticisinin kullanmasına kadar olan süreç 2-3 ay arasındayken bu dönemde 4-6 gün arasına kadar indi. Ne kadar yeni yatırım yapıp kapasitenizi de arttırsanız, üretim için insan kaynağını da arttırsanız hammadde yeterince gelmediği sürece sürekli üretim yapmanız mümkün olmadı, olmuyor. Çalıştığımız birkaç firma yeni yatırım yapmış olmalarına rağmen %50 kapasiteyle üretim yapıyor.

Sürecin başından beri İntermobil olarak tüm treyler üreticilerinin üretimlerini aksatmamak için elimizden geldiğince mücadele ettik. Türkiye’ye öncelik verilmesini sağladık.  Daha maliyetli de olsa hızlı nakliye çözümlerini tercih ettik. Özellikle 2018’de devreye aldığımız Türkiye Lojistik Merkezi’mizin çok faydasını gördük. 2021 yılında bunca sıkıntıya rağmen biz treyler EBS ürünlerinde önceki yıla göre %28 daha fazla teslimat yapmayı başarabildik. Talep bildiğiniz gibi çok daha yüksekti. Tedarik zincirindeki problemler ancak talep normalleşince mümkün olacak. Yüksek talebin daha ne kadar süreceğini bilmek çok mümkün değil. Birkaç ay önce 2022 yıl ortasında bir yavaşlama olması beklenirken, alınan yeni siparişlerle 2022 yılının üretim kapasitelerinin de şimdiden dolmaya başladığını duyuyoruz. Biz sektörümüzü desteklemek için çok çalışmaya devam edeceğiz.

Ticari Araç Ve Treylerde Kullanılan Teknolojilerde Değişim

Hayatımızın her alanında olduğü gibi önümüzdeki 10 yılda sektörümüzde belki de geçtiğimiz 50 yılda yaşanan değişimden daha ciddi ve kapsamlı bir değişim yaşanacak. Pandeminin bu değişimde hızlandırıcı etkisi oldu. İnsanların talepleri ve beklentileri çok çeşitlendi. Örneğin, daha önceleri yükün nerden çıkıp hangi saate nerede olduğunun bilinmesi yeterken artık, yükü taşıyan aracın konumu, yükün anlık durumu hatta sürücünün anlık durumunu kaydedip analiz eden, yapay zekâ kullanan birçok teknolojinin varlığını arttırdığı bir dünyada yaşıyoruz. Kullanıcı beklentilerinin yanında ticari araçlarda megatrendlerin hızla hayatımıza gireceği bir dönemdeyiz. Elektrikli araçlar, bağlantılı araçlar ve otonom araçlar.. Bu konulardaki gelişmeler baş döndürücü bir hızla ilerliyor. Bu gelişmeleri hepimizin çok yakından takip etmesi ve gerekli yatırımları yapması varlığımızı sürdürebilmemiz için olmazsa olmazımız olacaktır.

Dijitalleşme Ve Verinin Gücü Artıyor

3 yıl önceki konuşmamda da belirttiğim verinin önemi konusu gün geçtikçe daha ön planda olmaya başlıyor. Tamamen olmasa da önce kâğıt kullanımı yerine verilerimizi dijitalleştirdik. Daha başında olmamıza rağmen üretim süreçlerini 3D modellerle dijitalleştirmeye başladık. Hatta dünyayı dijitalleştirdik. Artık dünyamızın dijital bir kopyası var. (“Google Earth”). Son adım olarak da insanlığı dijitalleştirmek adına girilen sanal evren serüvenine başladık (Metaverse).

Sektörler ilgili 3 Tespit;

1. Treyler algısı değişmeli, bizler değiştirmeliyiz.

  • Yıllarca motorsuz kara taşıtı olması nedeniyle metal yığını olan hantal bir taşıma aracı dendi.
  • Yükü asıl taşıyan birim olması nedeniyle yukarıda birçok örneğini saydığım birçok teknolojik sistemi  kullanabileceğmiz üründür. Her geçen gün önemi artacakatır.

2.Verinin sahibi olmalıyız.

  • Müşteri hakkında veriler, üretim süreçleri hakkında veriler, sistemler hakkında veriler, telematik kullanılarak araç ve sürücüler hakkında veriler, yük ve yol verileri, müşteri talepleri ile ilgili veriler…
  •  Veriyle ilgili bağımsız olmalıyız.

3. Sanal dünyaya hazırlıklı olmalıyız.

  • En basitinden müşteri olduğu yerden üretiminizi 3 boyutlu olarak gezebilmeli, ürünlerinizin içine girebilmeli, deneyimlemek istediği her alanı deneyimleyebilmeli.
  • Değişimi çok yakından takip edip hazırlıklara bir an önce başlamalıyız.

 

 

 

Bunları da beğenebilirsin