MAN, 2030’dan itibaren tam otomatik bir aracı piyasaya sürmeyi hedefliyor

Kentsel alanlarda sürücüsüz araçlar artık bir gelecek hayali değil. Tam otomatik sürüş; verimlilik, güvenlik ve toplam sahip olma maliyeti (TCO) açısından önemli bir potansiyel sunuyor.

MAN Truck & Bus da bu nedenle yıllardır otobüslerinin otomasyonu üzerinde yoğun bir şekilde çalışıyor. Geleceğin şehir içi otobüs hareketliliğinin şekillendirilmesinde kilit rol oynamayı ve nakliye şirketlerine emisyonsuz, ağa bağlı ve otomatik araçlar sunmayı amaçlayan şirket, bu konuda Mobileye gibi teknoloji liderleriyle yaptığı iş birliklerine ve pilot projelere güveniyor. MAN Truck & Bus’ın bu alandaki çalışmalar için dahil olduğu projelerin başında ise MINGA geliyor.

MINGA ile MAN Lion’s City E otomatikleştiriliyor ve gerçek bir hatta test ediliyor

MAN uzmanları, geçtiğimiz yıldan bu yana MINGA araştırma projesinin bir parçası olarak çalışıyor. Münih’te otomatikleştirilmiş yerel taşımacılığı öngören MINGA projesi kapsamında, elektrikli bir şehir içi otobüsü otomatikleştiriliyor ve gerçek bir hatta test ediliyor. MAN da projeye otomatik ve tamamen elektrikli bir MAN Lion’s City E ile destek sağlıyor. Proje kapsamında, 2025 yılında Münih’teki 178 numaralı güzergâhta pilot sürüşlere başlanması öngörülüyor. Testlerin ardından ise, elektrikli otobüsün, otonom sürüş teknolojileri geliştiricisi Mobileye’ın son derece gelişmiş sensörlere sahip Otomatik Sürüş Sistemi (ADS) ile donatılması planlanıyor.

MAN Truck & Bus Otomasyon Ürün Stratejisi Müdürü Jana Kirchen, “MINGA projesinin kilit kısımları, araç ile ADS arasındaki karmaşık arayüzün geliştirilmesi ve sistemlerin elektronik mimarimize entegrasyonudur.  Bu noktada, 2024 model yılında tanıtılan yeni elektronik platformdan faydalanıyoruz. Platform, performansı ve verimliliği sayesinde entegrasyonu önemli ölçüde basitleştiriyor” diyor.

MAN ayrıca Münih’in toplu taşıma operatörü MVG ve Stuttgart Üniversitesi ile birlikte çalışarak, aracın teknik denetimi ve erişilebilirliği için konseptler geliştiriyor. MINGA araştırma projesinde, toplamda idare, araştırma, iş dünyası ve endüstriden yaklaşık bir düzine proje ortağı birlikte çalışıyor.

@CITY projesi ile otobüsler duraklara bağımsız olarak yaklaşmayı öğreniyor

Mevcut araştırma projesinin başarılı şekilde uygulanması, MAN’ın son yıllarda geliştirdiği projelere dayanıyor. Bunlardan biri, Federal Ekonomi ve İklim Eylemi Bakanlığı (BMWK) tarafından finanse edilen ortak bir proje olan @CITY girişimi. Şehirde Otomatik Araçlar ve Akıllı Trafik projesinde MAN, yaklaşık 48 ay boyunca otomotiv ve yan sanayi, yazılım geliştirme ve bilim alanlarından 14 ortakla birlikte otomatik sürüş fonksiyonlarını geliştirdi ve test etti. Uzmanlar, otobüslerin otobüs durağına bağımsız olarak ve yüksek hassasiyetle yaklaşmasını sağladı. MAN, Haziran 2022’de Aldenhoven Test Merkezi’nde @CITY sonuçlarının olağanüstü başarılı olduğunu açıkladı.

BeIntelli projesi ile MAN otobüsünün otomatik sürüşü hayata geçiriliyor

MAN, geleceğin şehir içi trafiğine yönelik araçların geliştirilmesi çalışmaları kapsamında, aynı zamanda Federal Ekonomi ve İklim Eylemi Bakanlığı- BMDV tarafından finanse edilen “BeIntelli” adlı projesinde de yer alıyor. Bilim ve uygulamadan geniş bir disiplinler arası ekip, projenin geneli üzerinde, otomatik araçlarla akıllı bir ulaşım sistemini deneyimlemeyi mümkün kılmaya çalışıyor. İlkbahardan itibaren Berlin şehir merkezinde otomatik olarak harekete geçirilmesi planlanan otobüs, şu anda halka açık olmayan alanlarda test sürüşlerine devam ediyor.

Jana Kirchen “MINGA araştırma projesi, ‘konsept kanıtlaması’ olarak bizim için önemli bir adım” 

MAN’ın ortağı olduğu projeler, gelecekteki otomatik sürüş uygulamaları için deneyimleri bir araya getirmeyi amaçlıyor. MAN’ın hedefi ise, bu deneyimlerden yola çıkarak, 2030 yılından itibaren tam otomatik bir aracı piyasaya sürmek. Özellikle MINGA projesinin 2025 sonunda tamamlanmasıyla birlikte MAN Truck & Bus da  konsept aşamasını bitirip, müşterilerle saha denemelerine başlamayı planlıyor.

“MINGA araştırma projesi, hat üzerinde bir ‘konsept kanıtlaması’ olarak bizim için önemli bir adım” diyen Jana Kirchen, “Taşımacılık şirketlerinden gelen çok sayıda talep, otonom mobiliteye olan ilginin ne kadar büyük olduğunu ve piyasada talep olduğunu açıkça gösteriyor. ADS, frenleme, direksiyon, enerji beslemesi ve araç içinde teknik süpervizörle iletişim gibi sistem unsurlarının her zaman çalışmasını sağlamak istiyoruz. Bunu hayata geçirdiğimizde, tanımlanmış çalışma alanlarında güvenlik sürücüsü olmadan seyahat edebileceğiz” diye konuşuyor.

Bunları da beğenebilirsin